19 Nisan 2006

Yücel Sarpdere'in yazısı üzerine

Evrensel gazetesinin 30 mart 2006 sayısında çıkan "Aktivist bir savaş dehası:Hasan abi" başlıklı makeleyi okuyanlar. "ne dehşetli"! anti-emperyalist birisi ile karşılaştığı zanısına kapılmaması elde değil.Sözüm ona, Amerikan emparyalizm'nin saldırganlığını destekleyen Hasan Cemal'la dalga geçiyor! : Doğu perinceğin , TKP'nin sözde "anti emperyalist " görüşleri piyasaya sürerek ,Hasan Cemal eleştirilyor.
Senin gericiler arası savaşı göz ardı eden bakış açın, Hasan Cemal gibi emperyalist savaş yanılarını haklı çıkarmaktan başka bir işe yaramaz.
Saddam'in, azılı, gerici bir diktatörlüğünü, sünni Arap aşiretlerine dayandırarak sürdüdüğünü, sünni olmayan Arapların ve diğer azınlıkların üzerinde baskı ve sömürü ağı inşa ettiğini, Yücel Sarpdere gibi "anti-emperyalist!"lerden başka herkes kabul ediyor. Kürtlerin, Saddam'ın zülümüden kaçarak ABD emperyalizm'inin kuçağına düşmesinin nedenini niye inkar ediyorsun. Ama Saddam "anti-Amerikancı! ve anti- emperyalist!" olduğu için,emekçilere, işçilere, ulus, din ve mezhep farkı olanlara zülüm etmesi, haklıdı diyorsan, en diyelim, sevsinler seni gibi" anti- emperyalistleri!".
Hasan Cemal'la dalga geçmek kolaydır, o gericiler arası savaşta, bir gericinin yanında yer alarak diğerini kararlıyor. Peki sen ne yapıyorsun?! ABD emperyalizm'ne karşı diğer gericileri desteklemiyormusun?, gericiler arası savaşın tarafı değilmisin? . Bunun için, Lenin'in 1.empeyalist savaş konusudaki görüşleri örtbas edilmiyormu?.
II. Enternasyonal'ın revizyonistleri gibi savaş sorununa yaklaşılıyor.Çanakkale savaşı, artık emperyalistler arası savaşın bir ürünü olarak değil ,emperyalizm karşı "ulusal kurtuluş savaşı" olarak görüllüp, Kemalist milliyetçilerle birlikte çoşkulu birtarzda kutlanıyor ve bu savaş"ulusal kurtuluş savaşı"olarak lanse ediliyor..
Bugün Türkiye'de, faşist irkçılığın , Kemalist milliyetciliğin etkisinin bu kadar güçlü olmasını yadırgamamak gerekiyor, Kapitalizm'den soyutlana "anti-emperyalist" ve sözde emperyalizm'e karşı "ulusal kapitalizm"i savunan görüşleri sayeside,burjuvazinin en gerici ideolojisi olan milliyetçiliğin etkinliği giderek güçleniyor.
1980 sene öncesi , Marksizm'in görüşler doğrulutusuda geliştirilen kapitalizm'i hedef alınmadan emperyalizm'e karşı savaşın zafere erişemiyeceği görüşleri, Kapitalist -emperyalizm'in ,sömürge ülkeler için bir iç olgu olduğu, iç gericilik hedef alınmadan, emperyalizm'in siyasi, ekonomik ve ideolojik hegemonyasının tasfiye edilemiyeceği tezleri bir yana attılarak, Kemalist milliyetçiliğin bakış açısıla sorunlara yaklaşılıyor. Tabiki, sosyalizm diye bir amacı olmayanların böylesine görüşleri yaygınlaştıra bilir ve bu yadırganmaz , ama Sarpdere gibi sosyalistlerin bu görüşlere pirim vermesi şaşırlacak bir olaydır.
Saddam'ın "anti-emperyalist" gösterilmesi yetmezmiş gibi, Sırp ırkçısı, Tito'nun kurduğu çeşitli ulusların dengesine dayanan Yugoslav federal-devletini, (Tito'nun ölümden sonra )tasfiye etterek ,diğer ulusları Sırp egemenliği altına almayı amaçlayan ve Büyük Sırp devletin kurmaya çalışan , Sovyet emperyalistlerinin destekleyicisi Miloseviç, "anti-emperyalist" olarak lanse ediliyor.
Bu Sırp irkçısına ilk karşı çıkan , Sosyalist Arnavutluktu. Bunun için, Miloseviç ilk olarak Kosovalı Arnavutlara saldırıp, Tito dönemde var olan siyasi özerkliklerini ortadan kaldırdı ,Arnavutları tam olarak ulusal baskı altına aldı, Arnavutların direnişlerinde açımasızca bastırmaya çalıştı.
Sarpdere , Sosyalist Arnavutluk yanlısı bir sosyalisti, Şimdi aynen Sovyet emperyalistlerinin yandaşı revizyonist TKP ve Doğu Perincek gibi Batılı emperyalistler ile Miloseviç arasıdaki gerici çatışmada, Miloseviç'i destekliyen görüşler öne sürebiliyor. Haret ki, ne Haret.
Miloseviç, Sırpların dışıdaki, Yugoslavya'yı oluşturan diğer ulusları baskı altına almak istediği için Yukoslavya'nın parçalanmasına neden oldu. Batılı emperyalistler, bunu firsat bilerek, Yukoslavya'nın parçalanmasını desteklediler ve Yukoslavya'ya egemen oldular.
Enver Hoca , Tito öldükten sonra Yugoslavya'nın parçalanmasının kaçınlımaz olduğunun söylüyordu ve onu bu ön görüsü pratik tarafıdanda doğrulandı.
Sırp ırkçılığı, Yugoslavya'nın parçalanmasının , emperyalistlerin buraya müdahale etmesinin esas nedendir.
Ve yine Saddam ,ABD ve Batı Avrupalı emperyalistlerin desteğini ve yardımıla (sovyet emperyalistleri dahi) "yenilmez ordu" kurarak, İran'a saldırması, arkasıdan diğer komşu devletleri tehdit etmesi , Kuveyt'e saldırması , ABD emperyalistlerinin Irak'a saldırmasının , Irak işgal etmesinin zeminini hazırlamadımı.?
Saddam , askeri saldırılarla , diğer ülkeleri işgal edecek, sınırlarının genişleterek yeni pazarlar elde edecek, Dünya pazarlarına egemen olan ve olmaya çalışan emperyalist devletlerde bunun karşısıda sessiz kalacak! ve kıllını kıpırdatmıyacak öylemi? ve biz, bu pazar paylaşım savaşının görmüyeceğiz!, ya, Hasan Cemal gibi ABD "haklı savaş" sürdürdü, diktatörleri ezdi diyeceğiz! veya Saddam'ı, Miloseviç'i kahraman "anti-emperyalist"ler olarak lanse edeceğiz!
Irak'lı komünistler, hem emperyalist işgala ,hemde dinci gerici,milliyeci Saddam'cılara karşı çıkarak gerici savaşı iç devrimci savaşa dönüştürme çağrısı yaptığı sırada, Sosyalist Sarpdere , gericiler arası savaşa karşı çıkan Iraklı işçilerin ve ezilen sömürülen emekçilerin egemenliği altında, sosyalist Irak'ı kurmayı amaçlayan taktik ve strateji izleyen komünistleri görmezlikten gelerek, ABD emperyalizm'i yanlısı Hasan "abi"sine yüklenerek, diğer gerici güçleri desteklediğini göz ardı etmeğe çalışıyor . Ne diyelim! yolu açık olsun!

4 Nisan 2006

Yugoslavya gerçeği


Yugoslavya'nın parçalanmasına, Sovyetci revizyonistlerin görüşleri doğrultusuda yaklaşmak ve bunun Sovyetci revizyonistlere karşı mücadeleyi esas alan bir hareketin yayın organıda yayınlamak, tek kelmele insana acı veriyor. Bunun için Yugoslavya gerçeğini su yüzüne çıkarmak elzem oldu.
Yugoslavya,II.emperyalist savaş öncesi,İngiliz ve Fransız emperyalistlerine bağımlı Sırp kralığının eğemenliği altında , içinde çeşitli ezilen ulusları barındıran bir ülke idi. Bu ülke II. emperyalist savaş sırasıda, Fransız ve İngilist emperyalistlerine bağımlı diğer Kralıklar gibi (Yunan Kralığı, Arnavutluk Kralığı v.s) Alman ve İtalyan faşistlerinin işgaline uğradı. Faşistler, Yugoslavya'daki Sırp(İslav) egemeliğini zayıflatmak için Hırvatlara ve Slovenlere ayrı devlet kurturdular ve kendi yandaşlarının bu devletlerin başına geçirdiler.
Ama faşistlerin işgaline karşı , Yugoslavya'da tüm uluslarına mensup işçiler ve emekçiler, Yugoslavya komünist partisinin önderliğinde silah sarıldılar. Tito, Yugoslav komünist partisinin genel sekteri olarak , faşizm'e karşı partizan savaşında genel- kumantanı'idi.
Yugoslavya komünist partisi,Komintern'e bağlı en güçlü partilerden biridi ve Yugoslavya kralığının tüm bölgeleride örgütlüdü. Dolaysıla, faşist işgaline karşı Yugoslavya 'da silahlı direnişi örgütlediler.İşgal'e karşı savaşta,Yugoslavya komünist partisi, rakipsiz tek siyasi örgüt haline geldi. Faşizm'e karşı en güçlü partizan savaşını veren ülkelerin başıdan Yugoslavya geliyordu.
Yugoslavya komünist partisi, Sırp kralığı dönemide ulusal soruna Komintern'in görüş doğrulutusunda yaklaşmakta idi. ve ezilen ulusların ulusal sorununu, federal Sosyalist Yugoslavya devleti çatısı altında çözümeyi amaçlayana bir taktik izliyordu.(1)
Faşizm'e karşı , Sovyetlerle, ABD,İngiltere ve Fransa arasıda kurulan , anti-faşist ittifakı destekleyenlerin başında Tito geliyordu.
Savaş içinde, Kapitalist devletler ile ilişkisinin geliştiren Tito, faşizm'in yenilgisi ile Yugoslavya'ya tam egemen olduktan sonra , Sosyalist Sovyetler ve Komünistler ile Batılı Emperyalistler ve dünya burjuvazisi arasıdaki çelişkilerin keskinleşmesi, Sosyalizm ile Kapitalizm arasıdaki çelişkinin esas çelişki haline gelmesi le bocalamaya başladı., O giderek Sovyetlerden, Komintern yerine kurulan Kominfrom'dan uzaklaştır ve batılı emperyalistlere yaklaştır.
Tito, Sosyalist Yugoslavya'ı kurmayı bir yana attarak, bilinen kapitalist Yugoslavya'yı inşa etti. Ulusal sorunda da Sosyalist Sovyetler birliği modelinin tam tersi ulusal federe devletler birliğini kurdu. Bazı uluslara, federe devlet statüsü verilir iken , diğer küçük ulusalar özerklik statüsü tanıdı. Tito'nun fedaral devleti , Sosyalist Sovyetler birliği ile bir benzerliği yoktu. Federal devlet, Federe devletlerin temsicilerinden oluşmakta idi. Devlet başkanı Tito'nun etkiliği ve prestiji sayeside,feder devletler ile federal devlet , federe devletlerin kendi araladaki çelişkileri ve çatışmaları gidere biliniyordu..
Sosyalist bloktan atılan Tito, Stalin'in ölümünden ve Kruşcevcilerin iş başına gelmesiden sonra, itibarını iade edildi. Kruşcev, Stalin'in Tito'ya haksızlık yaptığının ilan etti. Bu dönemden sonra Tito İle Sovyetler birliği arasıda tam bir işbiliği kuruldu, Tito, batılı emperyalistlerin yanı sıra kapitalist sovyetler birliği ile ittifak kurdu, Avrupa'da Sovyet emperyalistlerinin esas dayanağı haline geldi.
Enver Hoca , Tito ölmeden çok önce , Tito'nun ulusal federe devletlerden oluşan Yugoslavya devletinin bölünmesinin kaçınılmaz olduğunu tesbit etmişti. Enver Hoca, Yugoslavya birlieşik devletinin birliği Tito'ya bağlı olduğunun ileri sürerek, Tito öldükten sonra Yugoslavya dağılacak diyordu.
Hırvat olan Tito öldükten sonra, Tito öncesi Yugoslavya'nın egemen ulusu olan Sırplar, yeniden Yugoslavya 'ya egemen olmak için yolla çıktılar.
Miloseviç, Büyük Sırpistan'ı yeniden kurma amacıla harekete geçti. Sırp şövenizm'nin propangadası temelinde, Sırpistan federe devletinin başkanı seçildi. Tito'nun Hirvat olmasıdan ötürü ,Sırpistan'nın hakların gasp ettiğini, Sırpistana haksızlık yaptığının öne sürüp, Yugoslavya'nın, en güçlü ve nufüsü en kalabalık ulusu olan Sırpların egemenliğinde Yugoslavya'nın yeniden oluşturulması talepini öne sürdü.
Miloseviç, Büyük Sırpistan kurma işine federe Sırpistan devlet'inde başladı. Sırpistan federe Devleti içindeki azınlıklara baskı uyguladı. Özerk statüye sahip azınlık ulusların, bu özerkliklerini ortadan kaldırarak , Sırp polisinin ve Ordusunun buralara yerleştirdi. Miloseviç'in baskısıdan en fazla nasipini alanların başıda Kosova'lı Arnavutlar geliyordu. Sosyalist Arnavutluk ve Enver Hoca dönemide başlayan, Kosova Arnavutlarına yönelik Miloseviç'in Irkcı baskısı, "Kosova'lı Arnavutlar,Arnavut devleti ile birleşmek istiyor" yargarasıla, Sovyet emperyalistlerinin ve Batılı Emperyalistlerin desteğini de arkasına alarak giderek şiddetlendi, binlerce Arnavut zindanlara tığıldı , öldürüldü ve ülkelerinde kaçmak zorunda bırakıldı.
Sosyalist Arnavutluğu tecrit etmeğe çalıştı, Avrupa ile ticari ilişkilerini Yugoslavya üzerinden yapmak zoruda olan ,Arnavutluk Sosyalist devletinin tüm bağlatı yollarının kesti. Sosyalist Arnavutluğun ,başka ülkelerle ticaret yapmasına engele oldu,Arnavutluk sosyalist cumhuriyetinin ekonomik ambargo altına aldı
Miloseviç, Sırpistan federe devletinde kurduğu Sırp egemenliğini diğer federe devletlere ve federal devlete taşımaya başladı. Yugoslavya federal devletideki tüm dengeleri Sırp ulusunun egemenliğine ve çıkarına göre değişmesini sağladı ve sonunda da Yugoslavya devlet Başkanlığını ele geçirdi.
Miloseviç'in Sırp Kralığının yeniden kurma hevessi ve bu amacına uygun olarak izlediği politika, diğer ulusların Yugoslavya'da ayrılmasını gündeme getirmişti. Miloseviç, Sovyetlerden aldığı güçle, Yugoslavya ordusuna Sırpların egemen olmasını sağladı.(2) ve diğer ulusların ayrılmasının silah zorula engeliyordu. Batılı Emperyalistler, Sovyetlerle bir çatışmayı göze alamadıkları için, Yugoslavya'nın parçalanmasından yana tavır alamıyorlardı. Sovyetler parçalanıp tarih sahnesiden silindikten, Rusya'nın batılı emperyalistlerin egemenliği altına girmesiden sonra, Yugoslavya'ya egemen olmak istiyen AB devletleri Yugoslavya'nin parçalanmasını teşvik ettiler. Bu teşvik edenlerin başını Almanya çekti.
Kohl, Hitler dönemide arta kalan ilişkiler üzerinden, Slovenya ve Hirvatistan'ın, bağımsız devlet olmalarını destekledi ve tanıdı . arkasıdan, AB'ne üye diğer ülkeler tarafından tanımalarını sağladı.
ABD emperyalizm'i başlangıçta, AB'nin buralara egemen olacağının görerek, Yugoslavya'nın dağılması sırasıda ikilikçi tavır takındı ama,Miloseviç'in silah zorula Yugoslavya'ya egemen olmasıla, güçlü bir Sırp devlet'in ortaya çıkmasının Sonunda Rusya'ya yarıyacağın görerek buralara müdahale etti.
"Gerçekten de 1941'de Hitler ve Mussolini, bir "bağımsız Hırvatistan" yaratmışlar, başına da Hitlerci Ustaşi çetesini getirmişlerdi, Bu olaydan yarım yüz yıl sonrası "bağımsızlık"ile takdis edilen Hırvatistan'ın başına , bu kez Franjo Tudiman geçirildi. Batının gözbebeği olan Tudjman, geçmişteki Nazi işbirlikcisi rejim ve onun şefi Ante Paveliç'e duyduğu sempatiyi hiç bir zaman gizlemedi"(evrensel -Taylan Bilgiç)
Bu satırları okuyanlar,1941'de Hitler'in "bağımsız Hirvatistan"ı yarattığı sırada,Yugoslavya'da "Sosyalist" veya "bağımsız demokratik cumhuriyet" biçimde bir devletin var olduğunun zanedecekler. Hitler, İngiliz ve Fransız emperyalistlere bağlı Bir Sırp Kralığı altındaki Hırvatlar'ın ezilen bir ulus olmasıdan yararlanarak "Hırvatistan devletin" kurabildi. Miloseviç,Sırp ulusunun egemenliğinin sembolü Krallığı yeniden kurmak istediği için ;Alman başbakanı Kohl "bağımsız Hırvat devleti"nin kurulmasını teşvik etti. Yugoslavya'da yaşıyan azınlık uluslar, uzun yıllar Sırp egemenliği altında ulusal baskıla yaşamış ezilen uluslardı, Miloseviç ise faşist işgal ve Tito öncesi Yugoslavya'yı geri getirmeğe çalışmakta idi.
Tito'la birlikte az çok ulusal özgürlüklerine kavuşan , ulusal haklarının elde eden bu uluslar, yenide eski durumlarını niye silah zorula kabul etsinler?, Hitler işgaline karşı birlikte mücadele etmedilermi?, Hirvatların, Hitler ile işbirliği yapanların yanı sıra Sırp komünistler ile omuz omuza mücadele eden partizanları yokmudu?, Tito'nun kendisi Hirvat değilmidi? Sırp'larda ,Hirvatları gibi diğer uluslara mensup azınlıkları temizleme hareketine girişmedim?,en güçlü ordu ve polis güçüne sahip olmanın verdiği avantaşlar, katliamlar yapmadılarmı?,
Sırp ve Hirvat ve diğer ulusların burjuvaları, Yugoslavya'da kendi bağımsız kapitalist devletlerini kurmak için yolla çıkmışlardı, bunun için milliyetçiliği ve şövenizm en üst düzeye çıkararak halkları birbirlerine kırdırmaya çalışmaktalardı. . Burjuvazinin ve kapitalizm'in egemenliği ve egemen olma savaşı, bundan başka ortaya ne sergiliğe bilir?, başka ulusları ezmeden , onları sömür ve baskı altına almadan kapitalizm'i var olabilirmi?
"Boşnaklar müslüman, şeriat istiyorlamış,Suudi-Arapistan bunlar destekliyormuş" İyi hoşta bunları kateden, Sırplar neyi nesimiş?, Niye onlardan da bahsetmiyorsun?Sırp ırkcılığın kendine bayrak etmiş bir"sosyal"faşist ,Sırp egemenliğni tanımıyan önle gelen kim varsa, silip süpürüyor, Ordu ve silah güçü ,diğerlerine göre kıyaslanamıyacak derecede üstün durumda olan Sırp burjuvazisinin tüm yaptıkları "haklı!" diğerleri haksız!. Niye bu gerici savaşta taraf oluyorsun? , niye Yugoslavya savaşının burjuvalar arası egemenlik mücadelesi olduğunun kabul etmiyorsunuz?. Sırpların tarafında, göz kapalı yer alıyorsunuz,
İzzetbegoviç, Boşnakları "ortaçağın karanlığına götür" iken Miloseviç nereye, götürüyordu? var olan ulusal haklarıda elinde alarak ,yeniden Sırp burjuvazisinin zülümüne.
Boşnağın üzeride şimdilik, hiç olmasa acımasız bir ulusal baskı yok. Sırp ulusal egemenliğini kabul etmeyen herkes " tu aka" Sırp ırkcıları ise, tertemiz !
"Almanya ve ABD bununlar da kalmayarak Kosova ve Makedonya'ya el atarlar,Sırp yönetiminin Kosova'da etnik temizlik yaptığı propangandası ile 1999 'da başlayan NATO bombardımanı bölgenin fiilen 'Amerika/Almanmandası' haline gelmesile sonuclanır."......"Kosovalı Arnavut lider AgimÇeku....daha sonra.ABD güdümlü UÇK'nın(Kosova Kurtuluş ordusu) lideri olacaktı."
(a.g.y) Kosova'nın "ABD ve Almanya mandası" olmadan önceki durumu nasıldı?,
Sırp ırkcıları, 1976 itibaren Kosovayı ulusal zından dönüştürdüler, Kosovalılar, Saddam'ın zülümden kurtulmak için ABD'nin kollarına atlayan Kürtler gibi,Sırp ırkcı zülümüden kaçarak ABD'nin Ve "Almanlar"ın kucağına atlamasını niye yadırgıyorsunuz?, Hiç olmasa Kosovalılar, şimdi bir ulusal baskı görmüyor. Saddam, Miloseviç gibi Irkcıların yüzünde ,Kürtler, Arnavutlar ,Emperyalistler,"kurtarcı" olarak görüyorlar. Çünkü Emperyalistlerin, Bunları, Kürt ,Arnavut oldukları için ezmesine ihtiyaçları (şimdilik)yok.
Kosovalı Arnavutlar "ABD güdümlü UÇK'yı kurmuşlar" Peki Sırp ordusunun kim silahlandırdı?, Yugoslav ordusu ,Batılı emperyalistlerin ve Sovyet emperyalistlerinin güdümüde silahlandırılıp, Balkanların en güçlü ordusu halıne getirilmedimi? Bunun görmüyor , NATO olmasa, Güçlü Sırp ordusu tarafından köşeye sıkıştırılıp, yok edilmekle yüz yüze kalan, küçük bir silahlı grupa öfke yağdırılıyor. (3)
Burjuvalar ve emperyalistler arası gerici savaşlara taraf olunarak, ne orta -doğudaki, nede Yugoslavyadaki sorunlara işçi sınıfının ve emekçilerin çıkarı doğrultusuda yaklaşılamaz. Bu bakış açısı milliyetçiliği körükler.
Gericiler arası savaşta taraf olunarak "anti-emperyalist"lik taslamak beyhudedır. Miloseviç,Sırp ırkcısıdır, Yugoslavya'nın diğer ulusları la Yugoslavya'ya egemen olma mücadelesi yürütüyordu. ve Sovyet emperyalistlere dayanarak Yugoslavya'ya egemen olmaya çalışıyordu, Sovyetlerin varlığı dönemide, Yugoslavya'ya egemen olma konusuda epeyce yol almıştı, Sovyet emperyalistlerine sırtını dayayan diğer devletler gibi boşluğa düştü. "talihsizliği! "burada idi.
Bir devrimcinin ,bir sosyalistin görevi bu savaşların gericiler arası pazar paylaşım savaşı olduğunun ilan edip,savaşan tarafların tümünü karşısına almaktır. Çünkü bunlar burjuvadır, büyüğüle, küçüğüle, pazarlara egemen,olmak istiyor ,tabiki küçükler ayak altıda kalıyor. kapitalizm'in kanunu bu, büyük balık, küçük balığı uytar.
Bu savaşta küçük balık Miloseviç, Saddam v.s yutuldu diye ağıt yakmaya gerek yok.
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
(1)Yani, ulusal sorunda , Sosyalist Sovyetler birliğindekine benzer bir çözüm,Yugoslavya komünist partisinin Programıda yer alıyordu.
(2)Sırpların Slav kökenli olması, Sovyet emperyalistlerinin tüm desteğini almaya yettiyordu
(3) Bu bakış açısıla Türkiye devleti, PKK sorununa yaklaşmıyormu? , yıllardır emperyalistler tarafından beslene organize edilen , Emir kumandası NATO'nun emirinde olan, ordusunun durumun görmüyor , PKK'yı "yapancı devletler tarafından beslene bir çete" olarak suçlamaktan geri durmuyor.